Zelzele riski bitti mi, tehlike var mı? Prof. Dr. Okan Tüysüz’den açıklama

İstanbul’un Silivri ilçesi açıklarında dün meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki sarsıntı sonrasında 200’e yakın artçı sarsıntı yaşandı.

Büyük endişe ve paniğe neden olan zelzelede can kaybı yaşanmadı lakin paniğe kapılıp, pencere ve balkonlardan atlayan 250’den fazla kişi hastanelik oldu. İstanbul’da toplam 12 bina tahliye edildi.

Peki sarsıntı riski bitti mi, tehlike devam ediyor mu? Jeolog Prof. Dr. Okan Tüysüz, dün meydana gelen zelzelenin Kumburgaz ile Silivri açıklarında bulunan 10 km’lik bir fayın bir modülünün kırılmasıyla ortaya çıktığını belirtti.

Prof. Dr. Tüysüz şöyle konuştu:

“Bildiğiniz üzere 17 Ağustos 1999’dan sonra Marmara Denizi çok ayrıntılı bir çalışmaya sahne oluyor. Çok ayrıntıyla araştırıldı ve bu araştırmalar sonucunda da Kuzey Anadolu Fayı’nın ana kolunun, Marmara Denizi’nin kuzeye yakın bir yerinden geçtiğini ortaya koydu bu çalışmalar. Bilhassa daha sonra yapılan çalışmalarda, Ganos fayının devamı olan Tekirdağ çukurunun yerine kadar 1912’de kırılmış olabileceği öne sürüldü, geri kalan kısmında kırılmadığı ortaya kondu. Aşağı üst Marmara Ereğlisi açıklarından başlayıp İzmit Körfezi’ne uzanan bir kısmın büyük bir zelzeleyle kırılabileceği, bunun da 7,2 olabileceği ortaya kondu. Dün olan zelzele Kumburgaz ile Silivri açıklarında bulunan 10 km’lik bir fayın bir modülünün kırılmasıyla ortaya çıktı. 6,2 sarsıntısının akabinde çok sayıda artçı meydana geldi. Bu aktivite son hız devam ediyor.”

BU SARSINTI GERİLİMİ AZALTTI MI?

6,2 büyüklüğündeki sarsıntıdan sonra bu hususta yapılan çalışmalar olduğunu hatırlatan Tüysüz, “Bu çalışmalar, bu fayın doğuya ve batıya bir ölçü gerilim yüklediğini gösteriyor. Lakin bu da her zelzele bir güç boşalmasıdır. Natürel ki kırılan fay üzerinde gerilim boşalmıştır. Lakin etrafına bir ölçü gerilim transferi olmuştur. Yani tetikleme dediğimiz hadise düşük oranda gerçekleşmiştir. Kırılmasını beklediğimiz ana faya da bir ölçü gerilim yüklenmiştir.” dedi.

“KIRILAN FAY ÜZERİNDE GERİLİM BOŞALMIŞTIR”

Bu gerilimin Tekirdağ çukurunun olduğu kesite de yüklendiğini belirten Prof. Dr. Okan Tüysüz, şöyle devam etti:

“Ancak bu gerilimin ölçüsü, yeni bir zelzele oluşmasını sağlayacak boyutta görülmemektedir. Çalışmalar devam etmektedir. Her sarsıntı bir güç boşalmasıdır. Doğal ki kırılan fay üzerinde gerilim boşalmıştır. Fakat etrafına bir ölçü gerilim transferi olmuştur. Yani tetikleme dediğimiz hadise düşük oranda gerçekleşmiştir. Sarsıntının kıymetli özelliklerinden bir tanesi, düşük ivmeli bir sarsıntıydı. İvme de sarsıntının binalara transferini sağlayan kuvvet. Bunun düşük olması sonucunda, İstanbul’da birkaç binada küçük hasarlar ortaya çıktı. Şükürler olsun ki can kaybı ve yıkılan binalar görmedik.

6,2’LİK ZELZELENİN AKABİNDE SENARYOLAR

Burada 1999’dan bu yana ortaya konmuş olan 7,2 büyüklüğünde zelzele beklenmektedir. Burada birikmiş bir gerilim vardır, o bir halde 7’nin üzerinde bir zelzeleyle boşalacaktır.”